Erkeklerde Sertleşme Sorunu ve En Güncel Tedavi Yöntemleri

Erkeklerde Sertleşme Sorunu ve En Güncel Tedavi Yöntemleri

Erkeklerde sertleşme sorunu, cinsel sağlık konusunda en sık rastlanan problemlerden biridir. Op. Dr. Aler Dırık ile yaptığımız bu röportajda, sertleşme sorunlarının ne kadar yaygın olduğunu ve hangi yaş gruplarında daha sık görüldüğünü inceledik. Dr. Dırık, bu sorunun nedenlerini, tedavi yöntemlerini ve tedavi sonrası süreçte dikkat edilmesi gereken hususları ayrıntılı bir şekilde açıklıyor. Erkeklerde sertleşme sorunlarının 40 yaş üzerinde %50 oranında görülmesi ve neredeyse her on erkekten yedisinin hayatı boyunca bu sorunu deneyimlemesi, konunun önemini gözler önüne seriyor. Röportajımız, bu yaygın sağlık sorununun farklı yaş gruplarında nasıl ortaya çıktığını ve hangi tedavi yöntemlerinin etkili olduğunu anlamak isteyen okuyucularımız için rehber niteliğinde.

Erkeklerde sertleşme sorunları ne kadar yaygındır ve genellikle hangi yaş grubunda daha sık görülür?
Erkeklerde sertleşme sorunu özellikle 40 yaş üstü erkeklerde, yaygınlığı ise yaklaşık her iki erkekten birinde yani %50 sıklıkla görülebilmektedir. Bu genel anlamda bütün erkeklere baktığımızda neredeyse her 10 erkekten 7’si-8’i hayatı boyunca mutlaka sertleşme sorunu yaşayacağı anlamına gelir. Dolayısıyla erkeklerde en sık görülen cinsel sorunlarından bir tanesi konumundadır.

Hocam, bu oranda yaygın olan sertleşme sorunun nedenleri hakkında neler söyleyebiliriz?
Öncelikle genç yaş grubunda psikolojik nedenler daha yaygınken, orta yaş grubu erkeklerde hem psikolojik hem fiziksel nedenler söz konusu olmaktadır. Bununla birlikte ileri yaş grubunda da fiziksel nedenler ön plana çıkmaktadır. Psikolojik nedenlerin arasında stres ve kaygı en başta yer alıyor. Özellikle cinsel performansa ilişkin anksiyete ön plana çıkabilmektedir. Sertleşme sorununu orta yaş grubunda ise fiziksel nedenler, özellikle sigara tüketen gruplarda, şeker hastalarında, kolesterol yüksekliğinde daha çok görmekteyiz. İleri yaş grubunda ise, yani 50-60’lı yaşlardan sonra hormonal nedenler ön plana çıkıyor. Kadınlardaki menopoz gibi, erkeklerde de andropoz belirtileri, yani hormon eksikliklerine, testosteron eksikliğine ve aynı zamanda damar tıkanıklarına bağlı sebepleri daha sık görmekteyiz.
 
Sertleşme sorununda hangi tedavi yöntemleri söz konusudur?
Tedavi yöntemleri elbette hastanın durumuna göre değişmektedir. Öncelikle psikolojik sorunu olan hastalarda genellikle cinsel terapi ile sorunu çözmeye çalışıyoruz. Veya bir psikiyatristten destek alıp ilaç tedavisi de verebiliyoruz. Psikolojik sebeplerde performans anksiyetesi söz konusu olduğunda yine ilaçlar veya takviye ilaçlar ile sorunu çözme yoluna gidebiliyoruz. Ama altta yatan bir hormonal sorun söz konusu ise bu hormonal sorunun ortadan kaldırılması gerekir veya damar tıkanıklığı söz konusu olduğunda damarların açılmasına yönelik ilaç tedavileri, ESWT Şok Dalga Tedavisi, kök hücre tedavisi, eksozom tedavisi, PRP tedavisi gibi peniste yeni damar oluşumlarının artırılmasına, damarların açılmasına yönelik tedaviler gerekebilmektedir. Bunun dışında da eğer çok ilerlemiş bir sertleşme sorunundan söz ediyorsak ve hiçbir tedaviden yanıt alamıyorsak halk arasında 'mutluluk çubuğu' olarak adlandırılan penil protezin penis içerisine yerleştirilmesi işlemi de yapılabilmektedir.
 
Hocam, sertleşme sorununa ilişkin farklı yöntemlerden bahsettiniz. Bunları okuyucularımız için tek tek açmak isteriz. Öncelikle sözünü etmiş olduğunuz ESWT Şok Dalga Tedavisi nedir ve nasıl çalışır? Etkinliği nedir, tedavi ne kadar sürer?
ESWT Şok Dalga Tedavisinde, ses dalgaları mikro travmalar yaratmaktadır. Penisteki mikro travmalar, yeni damar oluşumunu sağlamakta ve bu yeni damar oluşumları sayesinde de penise daha fazla kan gitmesi sağlanmakta, aynı zamanda damarların içerisinde yer alan plakların da açılması, yani damarların açılması sağlanmaktadır. Dolayısıyla hafif sertleşme sorunu yaşayan hastalarda ciddi başarılar elde edilmesi sağlanmaktadır. Genellikle tedavi altı seans sürmekte, bu seansların sonunda hafif durumdaki hastalarda %80-90 oranında başarı alabilmekteyiz. Ancak, hastalığın ağırlığına göre bu seans sayıları artırılabilir. Dolayısıyla haftada iki kere yapıldığında, bu tedavinin sonuçları yaklaşık üç hafta sonunda görülebilmektedir.
 
PRP (Platelet Rich Plasma) tedavisi nedir ve sertleşme tedavisinde nasıl kullanılır? Uygulama süreci nasıldır ve kaç seans gerekir?
PRP - platelet rich plazma tedavisi, yani trombositten zengin plazma anlamına gelir. İçerisinde büyüme faktörleri olan plazma, hastanın kendi kanından elde edilmektedir. Hastadan bir tüp kan alınıyor ve kan belirli işlemlerden geçirildikten sonra içindeki trombositler elde ediliyor ve bu trombositlerin içerisindeki büyüme faktörleri sayesinde de peniste yeni damar ve sinir oluşumları sağlanabiliyor. Dolayısıyla hastalığın ağırlığına göre bir seanstan beş seansa kadar uygulanabiliyor. Genellikle seans araları 1-2 hafta şeklinde düzenlenmektedir. Herhangi bir yan etkisi yok ve güzel sonuçlar alıyoruz. Tek başına etkinliği biraz zayıf olsa da ESWT Şok Dalga Tedavisi ile beraber uygulandığında çok daha kalıcı sonuçlar elde edilebiliyor.
 
Sertleşme sorununda yakın zamanda daha sık duymaya başladığımız eksozom tedavisi nedir ve nasıl çalışır? Diğer tedavi yöntemlerinden farkı nedir ve hangi hastalar için daha uygundur?
Belirttiğiniz gibi, sertleşme sorununda son zamanlarda eksozom tedavisi de gündeme gelmekte. Biz daha önce eksozom tedavisini yara iyileşmesinde, hücre haberleşmesini sağlamada kullanıyorduk. Eksozom, yeni doğan kordon kanından Wharton Jelinden elde edilen hücrelerdir. Dolayısıyla bunları ortama verdiğimizde hücrelerin haberleşmesini sağlıyor. Dolayısıyla da penise uyguladığımızda oradaki haberleşmeyi, sinyalleri daha hızlı iletmeyi sağlıyor ve içindeki büyüme faktörleri sayesinde de aynı bir kök hücre gibi etki göstererek peniste yeni damar ve sinir oluşumlarını sağlıyor. Aynı zamanda haberci hücreler sayesinde de haberleşmenin daha hızlı olmasını ve çok daha hızlı yeni damar ve sinir oluşumunu destekliyor. Biz buna genellikle sertleşme sorununda özellikle hastanın durumu daha ağır olduğunda ve daha kısa sürede sonuç almak istediğimizde ilk aşamada başvurabiliyoruz. Ancak diğer tedaviler, yani ESWT tedavisine ya da ilaç tedavisine yanıt alamadığımız hastalarda protezden önce yine bu tedaviyi deniyoruz. Bu tedaviden de genellikle çok başarılı sonuçlar alabiliyoruz.
 
Kök hücre tedavisi nedir ve sertleşme sorunlarının tedavisinde nasıl kullanılır?
Bildiğiniz üzere bizler aslında en temelde iki hücreden oluşuyoruz. Spermle yumurta birleşiyor ve hücre oluşuyor ve bu aşamada kök hücrelerimizden organlarımız gelişmeye başlıyor. Aslında bütün vücudumuzda bunlar halen bulunuyor. Bir yerimizde bir yaralanma söz konusu olduğunda bu kök hücreler sayesinde yeni dokular oluşmaya başlıyor. Peki biz bu kök hücreleri nereden elde ediyoruz? Kemik iliğinden elde edilebiliyor, yağ dokularından elde edilebiliyor. Özellikle karın bölgesindeki yani göbek çevresindeki yağlı dokuların içinde kök hücrelerimiz bulunuyor ve bazen de kandan da elde edilebiliyor. Kök hücreleri elde ettikten sonra uyguladığımız yerde yeni damar oluşumu, yeni sinir oluşumu, yani rejenerasyon sağlıyor. Bu dolayısıyla bir revaskülarizasyon sağlıyor, yani yeniden damar oluşumları sayesinde penise daha güzel bir kan akışı sağlanmış oluyor ve sertleşme sorunu çözülüyor. Bu yöntemi de yine ESWT tedavisine kombine olarak ya da tedaviye dirençli hastalarda protez öncesinde uyguluyoruz. Tedavi genellikle tek seans yapılıyor, duruma göre yılda bir ya da iki yılda bir tekrarlanabiliyor. Bu yöntemin de herhangi bir yan etkisi bulunmuyor.
 
Sertleşme sorunu yaşayan hastalar hangi kriterlere göre bu tedavi yöntemlerinden birini tercih etmelidir? Veya bu tercih nasıl belirlenmektedir?
Tabii ki burada hastalığın ağırlığı çok önemli bizim için. Aynı şekilde hastanın yaşı da büyük önem taşıyor. Bununla birlikte yeterli yağ dokusu olup olmadığı, önceden geçirilmiş operasyonlar ve hastanın beklentisinin yanı sıra maddi durum da önemli. Çünkü bu tedavilerin maliyetleri de söz konusu. Dolayısıyla hastalara ilk basamak tedaviden başlayarak basamak basamak ilerlemeyi daha uygun görüyoruz. Biz genellikle ilk aşamada hastalara psikolojik tedavi desteği sağlıyoruz ancak diğer fiziksel nedenler ya da hormonal sebepler de önemli. ESWT Şok Dalga tedavisini bütün hastalara öneriyoruz, çünkü hiçbir yan etkisi yok ve tedavi sonrası günlük yaşantıya da hemen dönülebildiği için ilk basamakta öneriyor ve bazı durumlarda da diğer tedaviler ile birlikte kullanıyoruz. PRP, kök hücre, eksozom tedavisi yapabiliyoruz. Bu tedavilerin yan etkileri yok, ancak kök hücre tedavisinde yağ dokusu alındığı için biraz daha yan etkileri söz konusu olabiliyor. ESWT tedavisi zaten cihaz ile uygulanıyor, eksozom tedavisinde ilgili materyal bize soğuk zincir ile ulaşıyor ve penise direkt enjekte ediliyor, PRP’yi de zaten hastamızın kendi kanından elde ediyoruz. Dolayısıyla yan etkileri bulunmuyor. Bu tedavilerin hiçbirine yanıt vermeyen hastalarda da ‘mutluluk çubuğu’ dediğimiz ameliyatı uyguluyoruz.
 
Tedavi sonrası süreç nasıl ilerler ve hastaların dikkat etmesi gereken diğer hususlar nelerdir?
Öncelikle belirtmek gerekir ki, sertleşme sorununda zaten altta yatan bir fizyolojik veya davranışsal sebep varsa, örneğin kişi kiloluysa, sigara içiyorsa, kolesterolü yüksek ise, şeker hastalığı varsa, bu faktörlerin minimize edilmesi gerekir. Yani kişinin yaşam şeklini değiştirmesi bizim birinci önceliğimiz. Sigarayı bırakması birinci önceliğimiz, spor yapmıyorsa spor yapması, kilo vermesi, bunlar olmazsa olmazlarımız. Bunlar ortadan kalkmadığı sürece ne yaparsak yapalım bir süre sonra aynı sebepler yine aynı sıkıntılara sebep olacaktır. Dolayısıyla öncelikle kişinin yaşam tarzını değiştirmeye yönelik tedbirleri almasını sağlıyoruz.

Bunun dışında kişinin partneriyle olan ilişkilerini kuvvetlendirecek cinsel terapiyi ekliyoruz. Nasıl düzenli bir cinsel hayatı olması gerektiği konusunda bilgiler veriyoruz. Özellikle partnerle ilişkilerini incelenmesi yönünde önerilerde bulunuyoruz ya da çok stresli durumlarında stresini azaltacak etkenleri ortaya koyuyoruz. Çünkü psikolojik faktörler mutlaka bu hastalarda sertleşme sorununa neden olabiliyor. Bu psikolojik faktörleri düzeltecek tedbirleri de almamız gerekiyor. Bunları yaptığımız zaman da sorun ile çok daha uzun süre baş edilmiş oluyor. Belki de en önemli noktalardan birisi de kişide bu sorunun sadece kendisinde olmadığının farkındalığının yaratılmasında. Kişi sorunun sadece kendisinde olmadığını anladığında ve her an bize ulaşabileceğini fark ettiğinde en önemli psikolojik bariyeri de yok etmiş oluyoruz.